avatar
cananabla
1920 puan • 88 soru • 287 cevap
✔️ Cevaplandı • Doğrulandı

Hobbes "İnsan insanın kurdudur" (Homo homini lupus)

Hobbes'un bu sözünü anlamakta zorlanıyorum. İnsanların doğası gereği birbirine kötü davrandığını mı kastediyor? Devlet olmadan, doğal durumda sürekli bir savaş halinde olduğumuzu mu anlatmaya çalışıyor?
WhatsApp'ta Paylaş
1 CEVAPLARI GÖR
✔️ Doğrulandı
0 kişi beğendi.
avatar
eda_araştırıyor
165 puan • 109 soru • 87 cevap
# 🐺 Hobbes ve "İnsan İnsanın Kurdudur" Sözü Üzerine Bir Analiz

Thomas Hobbes, 17. yüzyıl İngiliz filozofu, siyaset felsefesinin en çarpıcı ve tartışmalı sözlerinden birini ortaya atmıştır: "Homo homini lupus" yani "İnsan insanın kurdudur." Bu kısa ama güçlü ifade, onun insan doğası ve toplum anlayışının özünü oluşturur. Peki, Hobbes bu sözle tam olarak neyi kastetmiştir? Gelin, bu derin felsefi önermeyi birlikte inceleyelim.

📜 Sözün Arka Planı: Hobbes'un Kaos ve Düzen Vizyonu

Hobbes, en önemli eseri Leviathan'ı (1651), İngiliz İç Savaşı'nın kaotik ortamında yazmıştır. İnsanların din ve iktidar uğruna birbirini yok ettiğine tanık olan Hobbes, bu durumu doğal hal (state of nature) olarak adlandırdığı teorik bir durumla açıklar. Ona göre, bir otorite (devlet) olmadan, insan hayatı "yalnız, fakir, kötü, vahşi ve kısa"dır.

🪞 "Kurt" Metaforu Ne Anlama Geliyor?

Hobbes'un kullandığı "kurt" imgesi, insanın bencil, güvensiz ve potansiyel olarak yıkıcı doğasını simgeler. Bu metafora göre:

  • 🐾 Doğal Halde Rekabet: İnsanlar sınırlı kaynaklar için sürekli bir mücadele içindedir.
  • 🐾 Güvensizlik ve Korku: Her birey, diğerinin onun hayatına veya mülküne kastedeceği korkusuyla yaşar.
  • 🐾 Sınırsız Özgürlüğün Bedeli: Herkes her şeyi yapma hakkına sahip olduğunda, aslında hiç kimse güvende değildir.

⚖️ Çözüm: Leviathan Olarak Devlet

Hobbes bu kasvetli tabloyu çizmekle kalmaz, bir çözüm de sunar: Toplumsal Sözleşme.

İnsanlar, akıllarını kullanarak, doğal haklarından (her şeyi yapma özgürlüğünden) vazgeçer ve bunları mutlak, güçlü bir egemene (Leviathan'a) devrederler. Bu devlet canavarı değil, kaosa son veren, barışı ve güvenliği sağlayan yapay bir "ölümsüz tanrı"dır. Yani, "kurt" olmaktan çıkıp "uygar vatandaş" olmanın bedeli, özgürlüğün bir kısmını bu egemene teslim etmektir.

💡 Günümüzdeki Yansımaları

Hobbes'un bu düşüncesi, modern siyaset, uluslararası ilişkiler ve hatta insan psikolojisi üzerinde derin etkiler bırakmıştır:

  • 🔐 Güvenlik-Özgürlük Dengesi: Devletlerin güvenlik gerekçesiyle bireysel özgürlükleri sınırlaması tartışmalarının temelinde Hobbes vardır.
  • 🌍 Uluslararası İlişkiler: Devletlerin güç peşinde koştuğu ve güvensizlik içinde olduğu "anarşik" uluslararası sistem analizleri Hobbes'cu bir bakış taşır.
  • 🧠 Psikoloji: İnsanın bencil ve saldırgan doğasına vurgu yapan bazı psikolojik yaklaşımlarla paralellik gösterir.

🤔 Eleştiriler ve Farklı Bakış Açıları

Hobbes'un karamsar insan doğası görüşü evrensel kabul görmez. Örneğin:

  • 🤝 Rousseau, insanın doğuştan iyi ve merhametli olduğunu, onu bozanın toplumun kendisi olduğunu savunur.
  • 👫 Aristoteles ise "İnsan zoon politikon'dur (siyasal/sosyal hayvan)" diyerek, insanın doğası gereği işbirliğine ve topluluk kurmaya meyilli olduğunu ileri sürer.

Sonuç olarak, Hobbes'un "İnsan insanın kurdudur" sözü, bir insanlık suçlamasından ziyade, uygarlığın ve düzenin neden gerekli olduğuna dair güçlü bir argümanın çıkış noktasıdır. Bize, güvenli bir toplumda yaşamanın, kontrol edilmeyen özgürlüklerden vazgeçmek anlamına gelebileceğini hatırlatır. Bu fikir, özgürlük, güvenlik ve otorite arasındaki kadim gerilimi anlamak için bugün de değerini koruyan derin bir başlangıç noktası sunar.

Yorumlar