Bugün elimizden düşürmediğimiz akıllı telefonların atası, oldukça hantal ve sadece konuşmaya yarayan bir cihazdı. Peki, dünyayı değiştiren bu buluş tam olarak ne zaman hayatımıza girdi? Hikaye, bir mühendisin elinde 1 kilogramdan ağır bir "tuğlayla" yürümesiyle başladı.
Resmi olarak dünyanın ilk ticari el tipi cep telefonu, Motorola DynaTAC 8000X modelidir. Motorola'da mühendis olan Martin Cooper, 3 Nisan 1973'te New York sokaklarında bu prototip cihazla ilk görüşmeyi yaparak tarihe geçti. Ancak cihazın tüketicilere satışı için tam 10 yıl daha beklemek gerekecekti.
Motorola DynaTAC 8000X, 6 Mart 1983 tarihinde Amerikan iletişim düzenleyicisi FCC'den onay aldı ve aynı yıl satışa sunuldu. Fiyatı ise günümüz rakamlarıyla inanılmazdı: 3.995 Amerikan Doları (yaklaşık 10.000 bugünün doları!).
Türkiye'de ilk cep telefonu görüşmesi, 23 Şubat 1991 tarihinde dönemin Başbakanı Turgut Özal tarafından, Cumhurbaşkanı Kenan Evren'e yapıldı. 1994 yılında ise Turkcell'in kurulmasıyla birlikte cep telefonu kullanımı yaygınlaşmaya başladı. İlk yıllarda abonelik ücretleri ve cihaz fiyatları çok yüksekti, bu nedenle yalnızca belirli bir kesim tarafından kullanılabiliyordu.
Martin Cooper'ın 1973'te yaptığı ilk görüşme, rekabet hikayesiyle doluydu. Cooper, rakip firma AT&T/Bell Labs'in başkanı Joel Engel'i arayarak, "Joel, ben Martin Cooper. Sana Motorola'dan, gerçek bir el tipi cep telefonundan arıyorum. Ama benimkisi elime sığan, kişisel, taşınabilir bir el telefonu," demişti. Bu an, sadece teknolojik değil, aynı zamanda ticari bir zafer anıydı.
Motorola DynaTAC, pahalı, ağır ve kısıtlı olmasına rağmen, iletişimde mekân bağımlılığını kıran devrim niteliğinde bir adımdı. Sabit hatlardan kurtulup "her yerde ulaşılabilir olma" fikrini hayata geçirdi. Bu ilk "tuğla", bugün hayatımızın merkezinde olan, bilgisayar gücündeki akıllı telefonların öncüsü oldu. İlk cep telefonunun çıkışı, sadece bir ürün lansmanı değil, modern sosyal hayatı ve iş yapış biçimlerini kökten değiştiren bir teknolojik ve kültürel dönüm noktasıdır.