Katma Değer Vergisi (KDV), mal ve hizmet teslimlerinde, bu teslimlerden doğan katma değer üzerinden alınan, yansıtılabilir ve genel bir tüketim vergisidir. En temel haliyle, bir ürünün üretim ve dağıtım zincirinin her aşamasında eklenen değer üzerinden hesaplanır ve nihai tüketici tarafından ödenir.
KDV, çok aşamalı bir vergidir. Her bir satıcı, sattığı mal/hizmet üzerinden hesapladığı vergiyi (Hesaplanan KDV) toplar, ancak kendisinin bu mal/hizmeti elde ederken ödediği vergiyi (İndirilecek KDV) düşer. Aradaki farkı vergi dairesine öder. Bu sistem, verginin zincirleme olarak aktarılmasını ve nihayetinde sadece son tüketicinin yükümlü olmasını sağlar.
KDV tutarı şu formülle hesaplanır:
KDV Tutarı = Matrah × KDV Oranı
Örneğin, KDV oranı %18 olan 1.000 TL'lik bir malın KDV'si: \( 1000 \times 0.18 = 180 \) TL'dir. Satış fiyatı ise 1.180 TL olur.
Verginin hesaplandığı tutardır (Mal/hizmetin KDV hariç bedeli).
Mükellefin, satın aldığı mal/hizmetler için ödediği ve dönem sonunda hesaplanan KDV'den düşebileceği vergidir.
Mükellefin, sattığı mal/hizmetler üzerinden hesaplayıp sattığı kişiden tahsil ettiği vergidir.
Ödenecek KDV = Hesaplanan KDV - İndirilecek KDV
Eğer sonuç pozitifse ödenir, negatifse (İndirilecek KDV > Hesaplanan KDV) bu tutar iade alınır veya sonraki döneme devredilir.
KDV, modern ekonomilerin en önemli dolaylı vergi kalemidir. Hem devlet için vazgeçilmez bir gelir kaynağı hem de ekonomik faaliyetlerin kayıt altına alınmasında etkin bir araçtır. İşleyiş mantığının anlaşılması, gerek işletme finansmanı gerekse bireysel tüketim alışkanlıkları açısından büyük önem taşır.