Periyodik cetvelde elementlerin aktifliği (tepkimeye girme isteği), belirli kurallara göre değişiklik gösterir. Bu değişimi anlamak için periyotlar (yatay sıralar) ve gruplar (dikey sütunlar) boyunca nasıl ilerlediğine bakmamız gerekir.
Bir elementin kimyasal tepkimelere girme eğilimine aktiflik denir. Yüksek aktifliğe sahip elementler, diğer elementlerle daha kolay bileşik oluşturur.
Sebebi: Aşağı inildikçe atom çapı artar ve en dıştaki elektron (değerlik elektronu) çekirdekten uzaklaşır. Bu elektronu vermek, yani metalik özellik göstermek çok daha kolay hale gelir.
Örnek: 1A grubu (Alkali Metaller) ele alındığında; Lityum (Li) → Sodyum (Na) → Potasyum (K) sıralamasında aşağıya indikçe suyla olan tepkimeleri şiddetlenir. Potasyum, sudaki Lityum'dan çok daha aktiftir.
Sebebi: Yukarı çıkıldıkça atom çapı küçülür, bu da çekirdeğin dışarıdan elektron çekme gücünü (elektron ilgisini) artırır. Dışarıdan elektron almak, yani ametalik özellik göstermek kolaylaşır.
Örnek: 7A grubu (Halojenler) ele alındığında; Flor (F) → Klor (Cl) → Brom (Br) sıralamasında yukarıya çıkıldıkça başka elementlerle tepkimeye girme istekleri artar. Flor, en aktif halojendir.
Sebebi: Soldan sağa gidildikçe atom çapı azalır ve çekirdek yükü (proton sayısı) artar. Bu, değerlik elektronlarının çekirdek tarafından daha kuvvetli çekilmesine neden olur. Dolayısıyla elektron vermek zorlaşır ve metalik aktiflik azalır.
Örnek: 3. periyotta Sodyum (Na) en aktif metal iken, sağa doğru Magnezyum (Mg) ve Alüminyum (Al) daha az aktif metallerdir.
Sebebi: Aynı sebepten ötürü, atom çapının küçülüp çekirdek çekiminin artması, elementin dışarıdan elektron alma isteğini yükseltir.
Örnek: Aynı 3. periyotta, sağa doğru Fosfor (P), Kükürt (S) ve Klor (Cl) giderek daha aktif ametaller haline gelir.
Bu kuralları bilmek, hangi elementin diğeriyle daha kolay tepkimeye gireceğini tahmin etmemize yardımcı olur. Örneğin, periyodik cetvelin sol alt köşesindeki elementler (Sezyum, Fransiyum gibi) en aktif metallerken, sağ üst köşesindeki elementler (Flor, Oksijen gibi) en aktif ametallerdir. Asal gazlar ise genellikle kararlı yapıları nedeniyle tepkimeye girmez ve aktif değildir.