Tarih, geçmişte yaşanmış insan topluluklarının faaliyetlerini, yer ve zaman göstererek, neden-sonuç ilişkisi içinde, belgelere dayanarak objektif bir şekilde inceleyen bir bilim dalıdır. Bir bilim olarak tarihin kendine has bazı önemli özellikleri vardır.
Tarihin temel inceleme alanı geçmişte yaşanmış olaylardır. Tarihçi, içinde bulunduğu zamanı değil, ondan önceki süreçleri araştırır. Bu nedenle tarih, geçmişle bugün arasında bir köprü kurar.
Bir olayın tarihsel sayılabilmesi için nerede ve ne zaman gerçekleştiğinin bilinmesi gerekir. "Savaş oldu" demek yeterli değildir; "1683 yılında Viyana'da bir kuşatma yaşandı" şeklinde ifade edilmelidir.
Tarih, olayları basitçe anlatmakla yetinmez. Bir olayın nedenlerini ve bu olayın sonucunda ortaya çıkan yeni durumları araştırır. Örneğin, Coğrafi Keşifler'in, Avrupa'da zengin bir sınıfın oluşmasına ve Rönesans'ın finansal temellerinin atılmasına nasıl yol açtığını inceler.
Tarih, hikâye veya efsane değil, bir bilimdir. Bu yüzden iddialarını kanıtlara ve belgelere dayandırmak zorundadır. Bu belgeler (kaynaklar) ikiye ayrılır:
Tarihçi, olayları incelerken kendi duygu, düşünce ve önyargılarından mümkün olduğunca sıyrılarak gerçeği olduğu gibi ortaya koymaya çalışır. Ancak, kaynaklara ulaşma imkânı, yorum farklılıkları gibi nedenlerle tam anlamıyla objektiflik ideal bir hedeftir.
Tarihteki olayların benzerleri yaşanabilir ancak aynısı tekrar etmez. Çünkü her olay kendi zamanının koşulları, teknolojisi ve toplumsal yapısı içinde meydana gelir. Bu nedenle "tarih tekerrürden ibarettir" sözü, mecazi anlamda kullanılır.
Fen bilimlerinin aksine, tarih geçmişte kalmış olayları konu edindiği için bu olayları laboratuvarda tekrar deneyemez veya doğrudan gözlemleyemez. Tarihçi, ancak elde kalan belgeleri inceleyerek ve yorumlayarak geçmişi anlamlandırmaya çalışır.
Belgeler aynı olsa bile, tarihçilerin olaylara bakış açıları, kültürleri ve sahip oldukları bilgiler farklı olabilir. Bu da farklı yorumların ortaya çıkmasına neden olur. Yeni bir belgenin bulunması, eski bir yorumun değişmesine yol açabilir.
Sonuç olarak, tarih; geçmişi anlamamızı, bugünü daha iyi yorumlamamızı ve geleceğe dair daha sağlam öngörülerde bulunmamızı sağlayan dinamik ve eleştirel bir bilimdir.