Kurtuluş Savaşı’nın en kritik döneminde, Türk ordusunun ihtiyaçlarını karşılamak ve düzenli orduya geçişi desteklemek amacıyla Mustafa Kemal Paşa’nın Başkomutanlık yetkileriyle yayımladığı, tamamı 10 maddeden oluşan olağanüstü yükümlülük emirleridir. 7-8 Ağustos 1921’de, Sakarya Meydan Muharebesi öncesinde yayımlanmıştır. Bu emirler, “Ulusal Yükümlülükler” anlamına gelir ve halkın savaş için seferber edilmesini öngörür.
Sakarya Savaşı öncesinde ordunun silah, giysi, yiyecek ve ulaşım ihtiyaçları had safhadaydı. Düzensiz Kuvâ-yi Milliye birliklerinden düzenli orduya geçiş sürecinde, merkezi ve sistemli bir ikmal düzeni gerekiyordu. Tekalif-i Milliye Emirleri, tam da bu amaçla, “topyekûn seferberlik” ruhuyla hazırlandı.
Her ilçede bir “Tekalif-i Milliye Komisyonu” kurulacak. Her evden birer takım çamaşır, çorap ve çarık toplanacak.
Halk, elindeki yiyecek ve hayvan yeminin yüzde 40’ını, bedeli sonradan ödenmek üzere orduya teslim edecek. Bu oran, tüccarlar için %100’dü.
Sahip olunan her türlü taşıt aracı (at, araba, kağnı, deve) ayda 100 km askeri nakliyatta ücretsiz kullanılacak.
Ülkedeki bütün demirci, dökümcü, nalbant, marangoz ve araba tamircileri ordu ihtiyacı için çalışacak.
Ordu mensupları ile hayvanları, hiçbir ücret talep edilmeden ağırlanacak ve beslenecekti.
Her haneden birer telefon, telgraf, kısa mesafe telsizi gibi haberleşme araçları istenebilecekti.
Halk, elindeki sargı bezleri, pamuk, tentürdiyot gibi tıbbi malzemelerin %40’ını orduya verecekti.
Ordu ihtiyacı için odun, kömür ve samanın %40’ı toplanacaktı.
Deri, kundura ve benzeri malzemelerin %40’ına el konulacaktı.
Komisyonlar, bu maddelerde belirtilmeyen ancak ordunun acil ihtiyaç duyduğu her türlü malzemeyi toplama yetkisine sahipti.
Tekalif-i Milliye Emirleri, Türk Kurtuluş Savaşı’nın sadece askeri değil, aynı zamanda ekonomik ve sosyal bir direniş olduğunun en somut kanıtıdır. “Ya istiklal, ya ölüm!” parolasının, cephe gerisinde nasıl somut tedbirlere dönüştüğünü gösterir. Bu emirler, milli birlik ve dayanışma ruhunun, zafere giden yolda en kritik faktör olduğunu tüm dünyaya ilan etmiştir.
Not: Tekalif-i Milliye Emirleri’nin uygulanmasıyla toplanan malzemeler, Sakarya Meydan Muharebesi’nde (23 Ağustos-13 Eylül 1921) büyük fayda sağlamış ve “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır” anlayışıyla kazanılan bu tarihi zaferin temel taşlarından biri olmuştur.
