9. sınıf türk dili ve edebiyatı 1. dönem 2. yazılı senaryoları Test 1

Soru 07 / 10

🎓 9. sınıf türk dili ve edebiyatı 1. dönem 2. yazılı senaryoları Test 1 - Ders Notu

Sevgili öğrenciler, bu ders notu 9. sınıf Türk Dili ve Edebiyatı 1. dönem 2. yazılı sınavında karşılaşabileceğiniz temel dil bilgisi ve edebiyat konularını sade bir dille özetlemektedir. Sınavda başarılı olmanız için bu konuları iyi anlamanız çok önemli!

📌 Şiir Bilgisi

Şiir, duygu ve düşüncelerin ahenkli bir şekilde ifade edildiği edebi metinlerdir. Şiirleri anlamak için bazı temel kavramları bilmemiz gerekir.

  • Nazım Birimi: Şiirde anlam bütünlüğü olan en küçük parçadır. Dizelerden oluşur.
    • Dize (Mısra): Şiirin her bir satırı.
    • Beyit: İki dizeden oluşan nazım birimi.
    • Dörtlük: Dört dizeden oluşan nazım birimi.
    • Bent: Üç veya daha fazla dizeden oluşan nazım birimi.
  • Ölçü (Vezin): Şiirdeki dizelerin hece sayısı veya hecelerin açıklık-kapalılık düzenine göre belirlenen ahenk unsurudur.
    • Hece Ölçüsü: Dizelerdeki hece sayılarının eşitliğine dayanır. Türk şiirinin milli ölçüsüdür. (Örn: 7'li, 8'li, 11'li hece ölçüsü)
    • Aruz Ölçüsü: Hecelerin uzunluk (kapalı hece) ve kısalık (açık hece) değerlerine dayanır. Arap ve Fars edebiyatından gelmiştir.
    • Serbest Ölçü: Herhangi bir ölçüye bağlı kalmadan yazılan şiirlerdir.
  • Kafiye (Uyak): Dize sonlarındaki ses benzerliğidir.
    • Yarım Kafiye: Tek ses benzerliği (gel-kal).
    • Tam Kafiye: İki ses benzerliği (gül-bülbül).
    • Zengin Kafiye: İkiden fazla ses benzerliği (gözler-sözler).
    • Cinaslı Kafiye: Yazılışları aynı, anlamları farklı kelimelerle yapılan kafiye (yaz-yaz).
  • Redif: Dize sonlarında, görev ve anlamları aynı olan ek veya kelime tekrarlarıdır. Kafiyeden sonra gelir. (Örn: "geldi-gitti" kelimelerinde "-di" redif olabilir, eğer ikisi de aynı geçmiş zaman ekini ifade ediyorsa.)
  • Şiir Türleri:
    • Lirik Şiir: Duyguları, aşkı, özlemi coşkulu bir dille anlatan şiirler.
    • Epik Şiir: Kahramanlık, savaş, yiğitlik gibi konuları işleyen şiirler.
    • Didaktik Şiir: Öğüt vermek, bilgi aktarmak amacıyla yazılan şiirler.
    • Pastoral Şiir: Doğa güzelliklerini, çoban ve kır yaşamını anlatan şiirler.
    • Dramatik Şiir: Tiyatro eserlerinde kullanılan, karşılıklı konuşma şeklinde yazılan şiirler.

💡 İpucu: Kafiye ve redifi karıştırmamak için önce redifi bulmaya çalışın. Aynı görevdeki ekler veya aynı anlamdaki kelimeler rediftir. Geriye kalan ses benzerliği ise kafiyedir.

📌 Söz Sanatları (Edebi Sanatlar)

Şiirde ve diğer edebi metinlerde anlatımı güçlendirmek, güzelleştirmek ve etkileyici kılmak için kullanılan özel anlatım biçimleridir.

  • Benzetme (Teşbih): İki farklı varlık veya kavram arasında ortak bir özellikten yola çıkarak yapılan karşılaştırmadır. Zayıf olan güçlü olana benzetilir. (Örn: "Aslan gibi asker" - asker aslana benzetilmiştir.)
  • İstiare (Eğretileme): Benzetmenin temel öğelerinden sadece birinin kullanılmasıdır.
    • Açık İstiare: Sadece benzetilen (güçlü unsur) söylenir. (Örn: "Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner aşarım." - Sel, Mehmet Akif'in şiirinde orduyu/milleti temsil eder. Ordu/millet söylenmez, sadece sel denir.)
    • Kapalı İstiare: Sadece benzeyen (zayıf unsur) söylenir, benzetilen ima edilir. (Örn: "Bir hilal uğruna ya Rab, ne güneşler batıyor!" - Güneşler, şehitleri temsil eder. Şehitler söylenmez.)
  • Kişileştirme (Teşhis): İnsan dışındaki canlı veya cansız varlıklara insana özgü özellikler vermektir. (Örn: "Rüzgar fısıldıyordu sırlarını.")
  • Konuşturma (İntak): Kişileştirilen varlıkları konuşturmaktır. (Örn: "Ağaç dile geldi: 'Beni kesmeyin!' dedi.")
  • Abartma (Mübalağa): Bir şeyi olduğundan çok daha büyük veya küçük göstermektir. (Örn: "Bir ah çeksem dağı taşı eritir.")
  • Tezat (Karşıtlık): Birbiriyle zıt kavramları bir arada kullanmaktır. (Örn: "Ağlarım hatıra geldikçe gülüştüklerimiz.")
  • Kinaye: Bir sözü gerçek anlamının tam tersini kastederek söylemektir. Genellikle iğneleme amaçlı kullanılır. (Örn: "Ne kadar da çalışkansın, bütün gün uyudun!")

⚠️ Dikkat: İstiare ve benzetme arasındaki farkı iyi kavrayın. Benzetmede her iki öğe de (benzeyen ve benzetilen) genellikle bulunur. İstiarede ise sadece biri vardır.

📌 Fiilimsiler (Eylemsiler)

Fiillerden türeyen ancak fiil özelliklerini tamamen yitirip isim, sıfat veya zarf görevi üstlenen kelimelerdir. Fiiller gibi kip ve kişi eki almazlar, olumsuzluk eki alabilirler.

  • İsim-Fiiller (Mastar): Fiile "-ma / -me", "-ış / -iş / -uş / -üş", "-mak / -mek" ekleri getirilerek yapılır. Cümlede isim gibi görev yapar. (Örn: Okumak güzeldir. Gülüşünü sevdim. Çamaşır yıkama işi bitti.)
    • 💡 İpucu: Bazı isim-fiiller zamanla kalıcı isim olabilir ve fiilimsi özelliğini kaybeder (dondurma, çakmak, yemek). Bu kelimeler artık bir eylemi değil, bir nesneyi karşılar.
  • Sıfat-Fiiller (Ortaç): Fiile "-an / -en", "-ası / -esi", "-mez / -maz", "-ar / -er / -ır / -ir / -ur / -ür", "-dik / -dık / -duk / -dük / -tık / -tik / -tuk / -tük", "-ecek / -acak", "-miş / -mış / -muş / -müş" ekleri getirilerek yapılır. Bir ismi niteler veya adlaşmış sıfat olarak kullanılır. (Örn: Koşan çocuk. Gelecek günler. Yıkılmış ev.)
    • 💡 İpucu: Sıfat-fiillerden sonra gelen isim düşerse, sıfat-fiil adlaşır. (Örn: "Koşan çocuk" yerine "Koşanlar" - adlaşmış sıfat-fiil).
  • Zarf-Fiiller (Bağ-Fiil / Ulaç): Fiile "-ken", "-alı / -eli", "-madan / -meden", "-ince / -ınca / -ünce / -unca", "-ip / -ıp / -up / -üp", "-arak / -erek", "-dıkça / -dikçe / -dukça / -dükçe", "-r...-mez", "-a...-a / -e...-e", "-casına / -cesine", "-maksızın / -meksizin", "-dığında / -diğinde" gibi ekler getirilerek yapılır. Cümlede zarf görevinde kullanılır, fiili veya fiilimsiyi durum ya da zaman yönünden belirtir. (Örn: Gülerken düştü. Gelince haber ver. Koşarak geldi.)

📌 Cümlenin Öğeleri

Cümleyi oluşturan ve cümlenin anlamını tamamlayan temel yapı taşlarıdır. Cümlenin öğeleri, yükleme sorulan sorularla bulunur.

  • Yüklem: Cümlede yargıyı bildiren temel öğedir. Fiil veya isim soylu bir sözcük olabilir. Cümlenin olmazsa olmazıdır. (Örn: Ali geldi. O, bir öğrencidir.)
  • Özne: Yüklemdeki işi yapan veya yargının bildirildiği varlıktır. Yükleme "kim?", "ne?" soruları sorularak bulunur. (Örn: Çocuklar bahçede oynuyor. Kitap yere düştü.)
    • Gerçek Özne: İşi yapanın belli olduğu özne. (Örn: Ben geldim.)
    • Gizli Özne: Cümlede açıkça yazılmayan ama yüklemin çekiminden anlaşılan özne. (Örn: "Geldim." - Gizli özne "ben".)
    • Sözde Özne: Yüklemi edilgen çatılı olan cümlelerde işi yapanın belli olmadığı, işten etkilenen öğe. (Örn: "Kapı açıldı." - Kapı kendi kendine açılmaz, başkası tarafından açılır.)
  • Nesne (Düz Tümleç): Yüklemde belirtilen işten doğrudan etkilenen varlıktır.
    • Belirtili Nesne: Yükleme "neyi?", "kimi?" soruları sorularak bulunur. İsmin "-i" hal ekini alır. (Örn: Kitabı okudum. Onu gördüm.)
    • Belirtisiz Nesne: Yükleme "ne?" sorusu sorularak bulunur. İsmin yalın halinde bulunur. (Örn: Elma yedim. Mektup yazdı.)
  • Yer Tamlayıcısı (Dolaylı Tümleç): Yüklemi yer yönünden tamamlar. İsmin "-e, -de, -den" hal eklerinden birini alır. Yükleme "kime?", "kimde?", "kimden?", "neye?", "neyde?", "neyden?", "nereye?", "nerede?", "nereden?" soruları sorularak bulunur. (Örn: Okula gitti. Evde oturdu. Pazardan geldi.)
  • Zarf Tamlayıcısı (Zarf Tümleci): Yüklemi zaman, durum, miktar, sebep, araç, yön gibi yönlerden tamamlar. Yükleme "nasıl?", "ne zaman?", "niçin?", "ne kadar?", "nereye?" (ek almayan), "kiminle?", "neyle?" gibi sorular sorularak bulunur. (Örn: Hızlı koştu. Dün geldi. Çok güldü. Yukarı çıktı.)

⚠️ Dikkat: Cümlenin öğelerini bulurken önce yüklemi, sonra özneyi, sonra nesneyi, en son da tümleçleri bulmalısın. Bu sıra çok önemlidir!

📌 Yazım Kuralları

Dilin doğru ve anlaşılır kullanılması için belirlenmiş kurallardır.

  • Büyük Harflerin Kullanımı:
    • Cümle başları, özel isimler (kişi adları, yer adları, millet adları, dil adları, din adları vb.) büyük harfle başlar.
    • Kurum, kuruluş, dernek, iş yeri adlarının her kelimesi büyük harfle başlar (Türk Dil Kurumu).
    • Kitap, dergi, gazete adlarının her kelimesi büyük harfle başlar (Milliyet gazetesi hariç, gazete kelimesi küçük).
    • Belirli bir tarih bildiren ay ve gün adları büyük harfle başlar (29 Ekim Salı).
    • Hitaplar büyük harfle başlar (Sevgili Öğrenciler).
  • "-de / -da" Bağlacının ve Ekinin Yazımı:
    • Bağlaç olan "-de / -da" ayrı yazılır ve asla "-te / -ta" olmaz. Cümleden çıkarıldığında anlam bozulmaz veya çok az değişir. (Örn: Sen de gel. Kalemim evde kaldı, defterim de.)
    • Ek olan "-de / -da" bitişik yazılır ve "-te / -ta" olabilir. Cümleden çıkarıldığında anlam bozulur. (Örn: Evde kimse yok. Kitap masada. Saat üçte buluşalım.)
  • "-ki" Bağlacının ve Ekinin Yazımı:
    • Bağlaç olan "-ki" ayrı yazılır. Cümleden çıkarıldığında anlam bozulmaz veya çok az değişir. (Örn: Duydum ki geliyormuşsun. O kadar hızlı koştu ki nefesi kesildi.)
    • Ek olan "-ki" bitişik yazılır.
      • İlgi eki "-ki" (benimki, seninki, evin ki).
      • Sıfat yapan "-ki" (masadaki kitap, yarınki sınav). "Hangi?" sorusuna cevap verir.
    • 💡 İpucu: "-ki"nin yerine "-ler" ekini getirebiliyorsanız bitişik, getiremiyorsanız ayrı yazılır (Evdeki -> Evdekiler (bitişik); Bilirim ki -> Bilirim kiler (anlamsız, ayrı)).
  • Birleşik Kelimelerin Yazımı:
    • Anlam kaybına uğrayan veya ses düşmesi/türemesi olan birleşik kelimeler bitişik yazılır (kaynana, kahvaltı, pazarertesi).
    • Ses olayı olmayan ve anlamını koruyan birleşik kelimeler genellikle ayrı yazılır (deniz yılanı, yer elması, dil bilgisi).
    • Somut olarak yer bildiren alt, üst, üzeri sözcükleri ayrı yazılır (ayak altı, su altı). Soyut olanlar bitişik (bilinçaltı, olağanüstü).

📌 Noktalama İşaretleri

Yazıda anlam karışıklığını önlemek, okumayı kolaylaştırmak ve vurguları belirtmek için kullanılır.

  • Nokta (.): Cümle sonunda, kısaltmalardan sonra, sıra sayılarını belirtmede kullanılır.
  • Virgül (,): Eş görevli kelime ve kelime gruplarını ayırmada, sıralı cümleleri ayırmada, ara sözleri ayırmada, hitaplardan sonra kullanılır.
  • Noktalı Virgül (;): Kendi içinde virgüller bulunan sıralı cümleleri ayırmada, öğeleri arasına virgül konmuş takımları ayırmada kullanılır.
  • İki Nokta (:): Açıklama yapılacak cümlelerden önce, örnek verilecek cümlelerden önce kullanılır.
  • Üç Nokta (...): Tamamlanmamış cümlelerin sonunda, alıntılarda atlanan yerleri belirtmede, kaba sayılan sözcüklerin yerine kullanılır.
  • Soru İşareti (?): Soru bildiren cümlelerin sonunda kullanılır.
  • Ünlem İşareti (!): Sevinç, korku, şaşırma gibi duyguları anlatan cümlelerin sonunda veya hitaplardan sonra kullanılır.
  • Tırnak İşaretleri (" "): Başkasına ait sözleri doğrudan aktarmada, vurgulanmak istenen kelime veya kavramları belirtmede kullanılır.
  • Kesme İşareti ('): Özel isimlere gelen çekim eklerini ayırmada, kısaltmalara gelen ekleri ayırmada, sayılara gelen ekleri ayırmada kullanılır.

📝 **Önemli Not:** Bu konuları tekrar et, bol bol örnek çöz ve aklına takılan yerleri öğretmenine sormaktan çekinme. Başarılar dilerim!

↩️ Testi Çözmeye Devam Et
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10
Geri Dön