Mehmet Emin Yurdakul, Türk edebiyatında "Millî Şair" olarak anılır ve eserleriyle, özellikle de Mustafa Kemal Atatürk'ün düşünce dünyasının şekillenmesinde önemli bir rol oynamıştır.
Yurdakul'un en belirgin özelliği, şiirlerini sade bir Türkçe ile yazmasıydı. Ağır Osmanlıca yerine halkın anlayacağı bir dil kullanması, fikirlerinin geniş kitlelere ulaşmasını sağladı. Mustafa Kemal de, ileride gerçekleştireceği dil devrimi ve halkçılık politikasının temellerini bu anlayışta buldu.
Şiirlerinin merkezine Türk milletini ve Anadolu insanını koydu. "Anadolu'dan Bir Ses yahut Cenge Giderken" gibi şiirleri, vatan sevgisi ve millî mücadele ruhunu ateşledi.
"Ben bir Türk'üm; dinim, cinsim uludur;
Sinem, özüm ateş ile doludur."
— Mehmet Emin Yurdakul
Bu dizeler, bir milletin kendine olan güvenini tazelemeye yönelikti. Mustafa Kemal'in "Ne mutlu Türk'üm diyene!" sözünün ardındaki kolektif gurur duygusu, Yurdakul'un mısralarında erken bir tezahür bulur.
Yurdakul, eserleriyle sadece bir şair değil, aynı zamanda bir fikir öncüsüydü. Türk milletinin kendi gücüne inanması ve işgale direnmesi gerektiği fikrini işledi. Bu düşünce yapısı, Mustafa Kemal'in Samsun'a çıkarak başlattığı Kurtuluş Savaşı'nın fikri altyapısını güçlendiren unsurlardan biri oldu.
Mehmet Emin Yurdakul, Mustafa Kemal Atatürk'ün fikir dünyasını besleyen önemli bir entelektüel kaynaktı. Onun sade dil, Türk milliyetçiliği ve halka inanç temelli düşünceleri, genç Mustafa Kemal'in zihninde yer ederek, ileride kuracağı modern Türkiye Cumhuriyeti'nin temel taşlarından birkaçını oluşturdu.