Suyun kaldırma kuvveti ile ilgili ayetler

"O'nun ayetlerinden biri de, gökleri ve yeri yaratması, lisanlarınızın ve renklerinizin farklı olmasıdır. Şüphesiz bunda bilenler için ibretler vardır." (Rûm Suresi, 30:22) ayetinde "O'nun ayetlerinden biri" ifadesi ile "Gemilerin denizde dağlar gibi akıp gitmesi de O'nun ayetlerindendir." (Şûrâ Suresi, 42:32) ayetinde geçen "ayet" kavramı aynı anlamda mıdır? Suyun kaldırma kuvveti bu bağlamda nasıl bir "ayet" (delil) olarak değerlendirilebilir?

💡 Bu soru, "ayet" kavramının iki farklı kullanımını ve bir doğa yasasının bu kapsamda nasıl yorumlanacağını sorguluyor.

• ➡️ Birinci adım: "Ayet" kavramını tanımlamak. Kur'an'da "ayet" denildiğinde hem Kur'an'ın her bir cümlesi (yazılı/işitsel delil) hem de evrendeki her bir varlık ve olay (görsel/kâinattaki delil) kastedilebilir.
• ➡️ İkinci adım: Ayetleri karşılaştırmak. Rûm Suresi'ndeki ayet, "göklerin ve yerin yaratılması" gibi kâinattaki ayetlerden bahseder. Şûrâ Suresi'ndeki ayet ise, "gemilerin yüzmesi" olayını yine bir kâinattaki ayet olarak nitelendirir.
• ➡️ Üçüncü adım: Suyun kaldırma kuvvetini "ayet" olarak yorumlamak. Gemilerin yüzmesinin ardındaki fiziksel yasa olan suyun kaldırma kuvveti, Allah'ın kudretini, hikmetini ve evrene koyduğu düzeni gösteren görsel ve akli bir delildir (ayettir).

✅ Sonuç: Evet, her iki ayetteki "ayet" kavramı da "Allah'ın varlığına ve birliğine delil olan işaretler" anlamında kullanılmıştır. Suyun kaldırma kuvveti de, işleyişi ve sonuçları itibariyle bu anlamda bir "ayet"tir.