Soru:
Peygamber Efendimiz, genç sahâbî Zeyd bin Harise'yi o kadar sever ve değer verirdi ki, onu azat etmiş, evlat edinmiş ve birçok önemli seriyyeye (askerî birliğe) komutan olarak atamıştır. Hatta Mute Savaşı'nda, ordunun başına önce Zeyd bin Harise'yi, onun şehit düşmesi halinde Cafer bin Ebi Talib'i, onun da şehit düşmesi halinde Abdullah bin Revaha'yı komutan tayin etmiştir. Bu üç ismin ortak özelliği nedir ve bu durum, Hz. Muhammed'in (sav) gençlere yaklaşımını nasıl özetler?
Çözüm:
💡 Bu soru, birden fazla örnek üzerinden genel bir prensip çıkarmamızı istiyor.
- ➡️ Adım 1: İsimleri ve Görevleri Hatırla Zeyd bin Harise, Cafer bin Ebi Talib ve Abdullah bin Revaha, İslam ordusunun komutasını sırasıyla devralacak şekilde atanmış üç komutandır.
- ➡️ Adım 2: Ortak Özelliği Bul Bu üç sahâbinin de ortak özelliği, o dönem için genç yaşta olmalarıdır. Zeyd bin Harise, Mute Savaşı'nda şehit olduğunda 50'li yaşların başında olsa da, Peygamberimizin onu evlat edinip komutan yaptığı ilk yıllardan itibaren genç bir sahâbi olarak yetişmiş ve değer görmüştür. Cafer bin Ebi Talib ve Abdullah bin Revaha da aynı şekilde genç ve dinamik sahâbilerdendi.
- ➡️ Adım 3: Atamanın Anlamını Yorumla Peygamberimiz, İslam ordusunun başına, yaşlı ve tecrübeli sahâbiler dururken, üst üste üç genci komutan olarak atamıştır. Bu, onun gençlere olan sarsılmaz güveninin ve onları liderlik potansiyelleriyle değerlendirmesinin en çarpıcı örneklerinden biridir.
- ➡️ Adım 4: Genel Prensibi Özetle Hz. Muhammed (sav), gençlere sadece danışmanlık veya basit görevler vermekle kalmamış, onları toplumun ve ordunun en üst kademelerine cesaretle taşımış, onlara güvenmiş ve bu güveni hak etmeleri için fırsatlar yaratmıştır.
✅ Sonuç: Bu üç komutanın genç oluşu, Peygamberimizin gençlere verdiği değerin, onları geleceğin liderleri olarak görüp yetiştirmek ve en zorlu görevlere getirmek şeklinde somutlaştığını gösterir.