Beş Hececiler, Türk edebiyatında Milli Edebiyat akımı içinde önemli bir yer tutan, şiirlerini büyük ölçüde hece ölçüsüyle yazan beş şairden oluşan bir topluluktur. 1917-1924 yılları arasında edebiyat sahnesinde etkili olan bu şairler, Türkçenin sadeliğini ve milli duyguları ön plana çıkarmışlardır.
"Han Duvarları" şiiriyle tanınan Faruk Nafiz, Beş Hececiler'in en güçlü temsilcisi kabul edilir. Şiirlerinde Anadolu'yu ve Anadolu insanını işlemiş, "memleket edebiyatı" anlayışının öncülerinden olmuştur.
Orhan Seyfi, mizah dergilerinde yazdığı yazılarla da tanınan çok yönlü bir edebiyatçıdır. Hece ölçüsüyle yazdığı şiirlerde genellikle aşk, doğa ve günlük hayatı işlemiştir.
Beş Hececiler, Türk şiirinde geçiş döneminin önemli temsilcileridir. Tanzimat'tan beri devam eden "aruz-hece" tartışmasında hece ölçüsünü savunmuş ve bu ölçüyü modern Türk şiirinde kalıcı kılmayı başarmışlardır. Milli Edebiyat akımının şiirdeki en önemli temsilcileri olarak, Türkçenin sadeleşmesine ve milli konuların işlenmesine katkıda bulunmuşlardır.
Ancak, 1940'lardan sonra Garip Akımı ve İkinci Yeni gibi yenilikçi akımların ortaya çıkmasıyla, Beş Hececiler'in şiir anlayışı eleştirilmiş ve döneminin ürünü olarak değerlendirilmiştir. Buna rağmen, Türk şiirinde hece geleneğinin sürdürülmesindeki rolleri ve Türkçenin şiir dili olarak gelişmesine katkıları tartışılmazdır.
Beş Hececiler, Türk edebiyatında önemli bir dönüm noktasını temsil eder. Faruk Nafiz Çamlıbel ve Orhan Seyfi Orhon başta olmak üzere, bu beş şair, şiirimizi yabancı ölçülerden kurtararak milli bir forma kavuşturma çabasının öncüleri olmuşlardır. Eserleriyle hem dönemlerine hem de sonraki kuşaklara damga vurmuş, Türk şiirinin gelişim çizgisinde kalıcı bir iz bırakmışlardır.