Biyoloji, canlıların yapısını, işleyişini ve birbirleriyle ilişkilerini inceleyen bir bilim dalıdır. Tarih boyunca yapılan birçok önemli biyolojik buluş, insan yaşamını derinden etkilemiş ve günümüz dünyasını şekillendirmiştir.
Robert Hooke'un 1665'te hücreyi keşfetmesi ve ardından Schleiden ve Schwann'ın 1839'da hücre teorisini ortaya atması, biyolojide bir dönüm noktası oldu.
Edward Jenner'ın 1796'da çiçek aşısını bulması, insanlık tarihinin en önemli kilometre taşlarından biridir. Louis Pasteur ise kuduz aşısını geliştirerek bu alandaki çalışmaları ilerletti.
James Watson ve Francis Crick, 1953 yılında DNA'nın çift sarmal yapısını ortaya çıkardı. Bu buluş, Rosalind Franklin ve Maurice Wilkins'in X-ışını kırınım çalışmalarına dayanıyordu.
Alexander Fleming'in 1928'de penisilini tesadüfen keşfetmesi, tıp tarihini değiştirdi.
Charles Darwin'in 1859'da yayımladığı Türlerin Kökeni kitabıyla ortaya attığı Doğal Seçilim yoluyla evrim teorisi, biyolojideki tüm bilgileri bir araya getiren bir çatı görevi gördü.
2003 yılında tamamlanan bu uluslararası proje, insan DNA'sında bulunan genlerin tamamının haritasının çıkarılmasını amaçladı.
Sonuç olarak, biyolojideki her büyük buluş, yalnızca bilimsel bir merakı gidermekle kalmamış, aynı zamanda insan ömrünü uzatmış, yaşam kalitesini artırmış ve dünyaya bakış açımızı kökten değiştirmiştir.