Kadeş Antlaşması, MÖ 13. yüzyılda Mısır İmparatorluğu ile Hitit İmparatorluğu arasında imzalanan ve tarihin bilinen ilk yazılı barış antlaşması olarak kabul edilen önemli bir diplomatik belgedir. Bu antlaşma, sadece iki büyük imparatorluk arasındaki savaşı sona erdirmekle kalmamış, aynı zamanda uluslararası diplomasi ve hukuk tarihinde de bir dönüm noktası oluşturmuştur.
Kadeş Antlaşması'na giden süreç, MÖ 1274 yılında gerçekleşen Kadeş Savaşı ile başlar. Bu savaş, Fırat Nehri yakınlarındaki Kadeş kenti önlerinde, Mısır Firavunu II. Ramses ile Hitit Kralı II. Muvatalli arasında gerçekleşmiştir. Savaşın temel nedeni, Suriye ve Filistin bölgelerindeki hakimiyet mücadelesiydi.
İki taraf da savaşı kazandığını iddia etse de, net bir galip çıkmamış ve her iki imparatorluk da uzun süren bu çatışmaların yıpratıcı etkilerini hissetmiştir. Yaklaşık 16 yıl süren gerilim sonrasında, MÖ 1258 yılında II. Ramses ile yeni Hitit Kralı III. Hattuşili arasında barış antlaşması imzalanmıştır.
Kadeş Antlaşması, günümüz diplomasi anlayışına şaşırtıcı derecede benzer maddeler içermektedir:
Kadeş Antlaşması, uluslararası ilişkiler tarihinde birçok "ilk"i temsil eder:
Antlaşmanın hem Mısır hem de Hitit versiyonları günümüze ulaşmıştır. Mısır versiyonu Karnak Tapınağı'nın duvarlarına kazınmış, Hitit versiyonu iste kil tabletler üzerine yazılmıştır. Bu tabletler İstanbul Arkeoloji Müzesi'nde sergilenmektedir.
Kadeş Antlaşması'nın mirası, günümüz uluslararası ilişkilerinde hala hissedilmektedir:
Kadeş Antlaşması, sadece Mısır ve Hitit imparatorlukları arasındaki bir savaşı sona erdiren bir belge değil, aynı zamanda insanlık tarihinin diplomasi alanındaki en önemli kilometre taşlarından biridir. Günümüzden 3.200 yıl önce imzalanmış olmasına rağmen, içerdiği eşitlik, karşılıklı saygı ve barış prensipleriyle evrensel ve zaman üstü bir değere sahiptir. Bu antlaşma, tarih boyunca savaşların diplomasiyle sonlandırılabileceğinin en kadim ve en değerli kanıtıdır.