Kıtaların oluşumu, Dünya'mızın milyarlarca yıllık jeolojik tarihinin bir sonucudur. Bu süreç, gezegenimizin dış kabuğunu oluşturan devasa kara parçalarının zaman içinde nasıl şekillendiğini açıklar.
Dünya yaklaşık 4.5 milyar yıl önce oluştuğunda, yüzeyi erimiş haldeki magmadan oluşan çok sıcak bir okyanustu. Zamanla gezegen soğumaya başladı ve yüzeyinde ince, katı bir kabuk oluştu. Bu ilk kabuk, bugünkü kıtalara kıyasla çok daha ince ve kararsızdı.
Yer kabuğunun altındaki manto tabakasında gerçekleşen yoğun konveksiyon akımları (ısınan maddelerin yükselip soğuyan maddelerin batması), bu ilk kabuğu parçalara ayırdı ve bazı bölgelerde biriktirdi. Bu birikimler, ilk kıta çekirdeklerini (kratonları) oluşturdu.
Kıtaların oluşumunu ve hareketini açıklayan en temel teori Levha Tektoniği Teorisidir. Bu teoriye göre, Dünya'nın dış katmanı (litosfer) birbirine bitişik devasa levhalardan oluşur. Bu levhalar, altlarındaki sıcak ve akışkan manto tabakası üzerinde sürekli olarak yavaşça hareket eder.
Kıtalar, bu levhaların üzerinde adeta bir bant üzerindeki yolcular gibi taşınır. İşte kıtaların oluşumu da bu levha hareketlerinin bir sonucudur.
Jeologlar, kıtaların bir araya gelip ayrılmasının bir döngü halinde gerçekleştiğini düşünmektedir. Buna "Süperkıta Döngüsü" denir. Bu döngü, yaklaşık 300 ila 500 milyon yılda bir tekrarlanır. Bu, Dünya yüzeyinin sürekli bir değişim ve yeniden yapılanma içinde olduğu anlamına gelir.
Kıtalar, Dünya'nın iç ısısının neden olduğu levha hareketleri sayesinde oluşmuş ve şekillenmiştir. Çarpışmalar, volkanik aktiviteler ve süperkıta döngüleri, milyarlarca yıl boyunca kıtaları bugünkü hallerine getiren temel jeolojik süreçlerdir. Bu süreçler hala devam etmekte ve kıtalar her yıl birkaç santimetre hareket etmektedir.