İslam inancında ahiret hayatının başlangıç safhalarını oluşturan iki önemli kavramdır. Birbiriyle yakından ilişkili olsalar da aslında farklı anlamlar taşırlar.
Haşr, Arapça'da "toplamak, bir araya getirmek" anlamına gelir. Dini terim olarak ise, kıyamet koptuktan sonra Allah'ın insanları yeniden diriltip hesap vermek üzere bir araya toplaması olayıdır.
Bu, Allah'ın sonsuz kudretinin bir göstergesidir. Hiçbir canlının bu çağrıya karşı gelmesi mümkün değildir. Kur'an-ı Kerim'de bu durum şöyle ifade edilir:
“O gün ki, siz, ölümden sonra hayat verilip meydana çıkarılmak için mutlaka toplanacaksınız.”
Mahşer ise, "toplanma yeri" demektir. Hem haşr olayının gerçekleştiği muazzam büyüklükteki meydanın adı, hem de bu büyük toplanma ve hesaplaşmanın yaşandığı "o gün" anlamında kullanılır.
Bu iki kavram bir sürecin farklı aşamalarını ifade eder:
Yani önce Haşr (toplanma) gerçekleşir ve bu olay Mahşer denilen yerde ve günde yaşanır. Kısacası, "Haşr olayı, Mahşer gününde Mahşer meydanında gerçekleşir."
Her iki kavram da İslam inancında ahirete imanın temel unsurlarındandır ve insana dünyadaki her fiil ve düşüncesinden dolayı sorgulanacağı bilinci kazandırmayı amaçlar.