Karadeniz denince akla gelen ilk lezzetlerden biri olan Mıhlama, özellikle Rize yöresiyle özdeşleşmiş, sıcak, doyurucu ve benzersiz bir yöresel yemektir. Türkiye'nin bazı bölgelerinde "Kuymak" olarak da bilinen bu nefis yemek, basit malzemelerle hazırlanmasına rağmen ortaya çıkan lezzet ve kıvamıyla Karadeniz mutfağının en ikonik yemeklerinden biridir.
Mıhlama, isim ve hazırlanış farklılıklarıyla geniş bir coğrafyada sevilse de, en otantik ve geleneksel haliyle Rize ve çevresinin yemeğidir. Trabzon, Artvin, Giresun gibi diğer Doğu Karadeniz illerinde de benzer versiyonları yapılmaktadır. "Kuymak" ismi daha çok Batı Karadeniz ve Orta Anadolu'da kullanılır. Rize'de ise bu yemek, sabah kahvaltısından akşam yemeğine, özellikle soğuk kış günlerinde vazgeçilmez bir enerji kaynağıdır.
Mıhlamanın lezzetinin temelinde, yöreye özgü doğal ürünler yatar:
Mıhlama yapmak bir ustalık gerektirir. Tereyağı eritilir, içine mısır unu eklenip kavrulur. Ardından yavaş yavaş su veya süt eklenerek pürüzsüz bir lapa kıvamı elde edilene kadar karıştırılır. En son bolca tel peynir eklenir ve peynirler eriyip yemek "çekme" kıvamı alana kadar sürekli karıştırılarak pişirilir. Ocaktan alındığında sıcak sıcak servis edilir.
Mıhlama, Karadeniz insanının yaşam tarzıyla iç içedir. Serin yayla sabahlarında, tarla işinden dönüldüğünde veya misafir ağırlanırken her daim hazırlanabilecek pratik ve doyurucu bir yemektir. Hem kahvaltıda hem ana öğünde tüketilebilmesi onu çok yönlü kılar. Ayrıca, yapım sırasında sürekli karıştırma gerektirmesi ve ocak başında geçirilen zaman, aile içi sohbetlerin ve paylaşımların da bir parçası haline gelmiştir.
Mıhlama/Kuymak, özünde Rize ve Doğu Karadeniz bölgesinin bir yemeğidir. Sadece bir yemek olmanın ötesinde, bölgenin tarımını (mısır), hayvancılığını (peynir, tereyağı) ve mutfak kültürünü bir arada sunan, nesilden nesile aktarılan bir lezzet mirasıdır. Karadeniz'e yolunuz düştüğünde, bir tepsi sıcak mıhlama ve yanında çay içmeden dönmemeniz önerilir!