Söz öbekleri, bir varlığı, kavramı, niteliği veya durumu daha etkili ve zengin bir şekilde anlatmak için en az iki sözcüğün bir araya gelerek oluşturduğu anlam bütünleridir. Cümle içinde tek bir görev üstlenirler ve genellikle bir ismin yerini tutarlar.
Bir ismin, başka bir ismi anlam bakımından tamamladığı söz öbekleridir. Üç çeşidi vardır:
Örnek: kitab-ın kapağ-ı, okul-un bahçe-si
Örnek: çelik kapı, ders kitab-ı
Örnek: ev-in bahçe kapı-sı
Bir ismin önüne gelerek onu renk, durum, biçim, sayı gibi yönlerden niteleyen veya belirten söz öbekleridir. Sıfat ile isim arasına hiçbir noktalama işareti girmez.
Örnek: mavi gömlek, üç elma, güzel insan, şu ev
Bir ismin, bir edatla (ilgeç) oluşturduğu söz öbeğidir. Birlikte zarf veya edat tümleci görevi üstlenirler.
Örnek: senin için, sabaha kadar, buna rağmen, sanki prens
Bağlaçlarla birbirine bağlanan iki veya daha fazla sözcükten oluşur.
Örnek: elma ve armut, geldi ama görüşemedik, ne o ne bu
Birden fazla sözcüğün bir araya gelerek yeni bir eylem anlamı kazandığı söz öbekleridir. Üç şekilde oluşur:
Örnek: teşekkür etmek, rica etmek, meyil olmak
Örnek: yap-a-bil-mek (yeterlilik), gid-i-ver-mek (tezlik), sür-e-gel-mek (sürerlik)
Örnek: göz kulak olmak, elden ayaktan düşmek
Bir kişi ismiyle bir unvanın bir araya gelmesiyle oluşur.
Örnek: Ahmet Bey, Ayşe Hanım, Ali Efendi, Dr. Mehmet
Basamak sistemine göre sıralanmış sayı isimlerinden oluşur.
Örnek: yüz yirmi beş (125), elli iki (52)
En az iki sözcüğün kalıplaşarak genellikle mecaz bir anlam kazandığı söz öbekleridir. Sözcüklerin yeri değiştirilemez veya yerine başka sözcükler kullanılamaz.
Örnek: kulağına kar suyu kaçmak, gözden düşmek, eli açık
Not: Söz öbekleri, dilimizin anlatım gücünü ve zenginliğini artıran en önemli unsurlardan biridir. Bunları doğru kullanmak, daha akıcı ve etkileyici konuşmamıza ve yazmamıza yardımcı olur.