Honoré de Balzac'ın 1835 yılında yayımlanan "Vadideki Zambak" (Le Lys dans la Vallée), Fransız edebiyatının en etkileyici psikolojik ve toplumsal romanlarından biridir. Balzac'ın dev eseri "İnsanlık Komedyası" serisinin bir parçası olan bu roman, tutkulu bir aşk, sosyal sınıf çatışmaları ve bireyin iç hesaplaşmaları üzerine kuruludur.
Félix, mutsuz bir çocukluk geçirmiştir. Ailesinden yeterli sevgi ve ilgi görememiş, yalnız bir çocuktur. Bir baloda, Madame de Mortsauf ile tanışır ve ona derinden bağlanır. Madame de Mortsauf, Clochegourde Malikânesi'nde hasta kocası ve iki çocuğuyla yaşamaktadır. Félix, onun erdemli, saf ve melek gibi duruşundan etkilenir.
Félix, sık sık Clochegourde'u ziyaret eder ve Mortsauf ailesinin bir parçası haline gelir. Madame de Mortsauf ile aralarında derin, platonik bir bağ oluşur. Bu ilişki, Félix için bir tutku, Madame de Mortsauf içinse hem bir teselli hem de bir iç çatışma kaynağıdır. Kadın, evlilik yemini ve ahlaki değerleri nedeniyle hislerini bastırmaya çalışır.
Félix, Paris'e gider ve siyasi kariyere başlar. Burada, İngiliz Lady Arabelle Dudley ile tanışır. Arabelle, Madame de Mortsauf'un tam zıttıdır; özgür, tutkulu ve toplum kurallarını hiçe sayan bir kadındır. Félix, onunla fırtınalı bir ilişki yaşar.
Félix, iki kadın arasında kalır: Biri ruhunun saflığını temsil eden "vadideki zambak", diğeri bedensel tutkularını temsil eden "Parisli kadın". Madame de Mortsauf, Félix'in Arabelle'yle ilişkisini öğrenince derinden yaralanır ve sağlığı hızla bozulur. Ölüm döşeğindeyken Félix'e yazdığı mektupta, ona olan sevgisini itiraf eder, ancak ahlaki değerleri koruduğu için gurur duyduğunu belirtir. Onun ölümü, Félix için hayat boyu sürecek bir acı ve pişmanlık kaynağı olur.
Roman, toplumsal normlar, ahlaki yükümlülükler ve evlilik bağlarıyla çevrelenmiş imkânsız bir aşkı anlatır. Madame de Mortsauf, erdemi ve sadakati seçer.
19. yüzyıl Fransız aristokrasisinin katı kuralları, bireylerin duygularını ve arzularını baskılaması eleştirilir.
Balzac, iki zıt kadın karakter üzerinden "ruhani aşk" ile "fiziksel tutku", "sadakat" ile "özgürlük" ikilemini sorgular.
Félix'in hikâyesi bir olgunlaşma ve kendini arama sürecidir. Geçmişteki hataların ve kaçırılan fırsatların pişmanlığı romanın sonuna damgasını vurur.
"Vadideki Zambak", psikolojik tahlillerinin derinliği, karakterlerinin karmaşıklığı ve toplumsal gözlemlerinin keskinliği ile öne çıkar. Balzac'ın realizminin en güzel örneklerinden biri kabul edilir. Roman, okuyucuyu 19. yüzyıl Fransa'sının sosyal dokusuna götürürken, evrensel insani duyguları (aşk, özlem, pişmanlık, erdem mücadelesi) işlemesiyle de zamansız bir eserdir.
Balzac, bu eserinde sadece bir aşk hikâyesi anlatmaz; bir dönemi, o dönemin insanlarının iç dünyalarını ve toplumun birey üzerindeki yıkıcı etkilerini ölümsüzleştirir. Vadideki Zambak, hâlâ dünya edebiyatının en çok okunan ve tartışılan klasikleri arasında yer alır.