Soru:
Soyadı Kanunu'nun kabul edildiği 21 Haziran 1934 tarihinden önce, Türkiye Cumhuriyeti'nde bireylerin kimlikleri genellikle nasıl tanımlanıyordu? Aşağıdakilerden hangisi bu dönemde yaygın olarak kullanılan isimlendirme yöntemlerinden biri değildir?
- A) Kişinin adı + babasının adı + doğduğu köy/mahalle
- B) Kişinin adı + ailesinin lakabı
- C) Kişinin adı + seçtiği resmi bir soyadı
- D) Kişinin adı + mesleği
Çözüm:
💡 Bu soru, Soyadı Kanunu öncesindeki nüfus kayıt sistemini anlamamızı istiyor. Kanunun temel amacı, karışıklığı önlemek ve modern bir kimlik sistemi oluşturmaktı.
- ➡️ Birinci Adım: Soyadı Kanunu'ndan önce Türkiye'de resmi ve standart bir soyadı sistemi yoktu.
- ➡️ İkinci Adım: İnsanlar, A, B ve D şıklarında belirtildiği gibi; baba adı, aile lakapları, meslekler veya memleketleriyle anılıyordu. Bu durum, özellikle nüfus kayıtları, askere alma ve tapu işlemlerinde büyük karışıklıklara yol açıyordu.
- ➡️ Üçüncü Adım: C şıkkında belirtilen "kişinin seçtiği resmi bir soyadı" ise ancak 21 Haziran 1934'te kabul edilen Soyadı Kanunu ile birlikte mümkün hale gelmiştir. Dolayısıyla bu, kanun öncesi için geçerli bir yöntem değildir.
✅ Sonuç olarak, doğru cevap, Soyadı Kanunu öncesinde var olmayan C seçeneğidir.