Peygamber Efendimiz, küçük yaşta hem annesi Hz. Âmine'yi hem de dedesi Abdülmuttalib'i kaybetti. Bunun üzerine himayesini amcası Ebu Talip üstlendi. Amcası onu çok sever ve korurdu.
Gençlik yıllarında diğer Mekkeliler gibi ticaret ile uğraştı. Amcasıyla birlikte ticaret kervanlarına katılarak Şam gibi farklı şehirlere gitti. Bu seyahatler onun tecrübesini ve bilgisini artırdı.
Henüz Peygamberlik gelmeden önce, genç yaşta bile toplum içinde çok güvenilir biri olarak tanınıyordu. Dürüstlüğünden ve güzel ahlakından dolayı kendisine "Muhammed'ül-Emin" (Güvenilir Muhammed) deniyordu.
Mekke'de bir yabancıya haksızlık yapılmıştı. Haksızlığa uğrayan bu kişi yardım istedi. Bunun üzerine Mekkeli erdemli kişiler bir araya gelerek, Hılfu'l-Fudul adı verilen bir birlik kurdular. Bu birlik, zayıfların hakkını korumak ve haksızlıkların önüne geçmek için kurulmuştu. Hz. Muhammed (s.a.v.) de gençliğinde bu birliğe katıldı ve sonraki yıllarda bile onu hep övdü.
Peygamber Efendimiz, hayatının her döneminde en güzel ahlakı temsil etmiştir. İşte onun gençliğinden itibaren sahip olduğu bazı özellikler:
Onun bu üstün ahlakı, kendisini tanıyan herkesin sevgisini ve saygısını kazanmasını sağlamıştır. Allah (c.c.) Kur'an-ı Kerim'de onun için "Şüphesiz sen büyük bir ahlak üzeresin" buyurmuştur.
Soru 1: Hz. Muhammed (sav) gençlik yıllarında Mekke'de "el-Emin" (güvenilir) lakabıyla tanınırdı. Bu lakabı almasında aşağıdaki davranışlarından hangisinin etkisi olduğu söylenemez?
a) Kâbe hakemliği yaparak Hacerü'l-Esved'i yerine koyma konusundaki adil çözümü
b) Ticaret yaparken her zaman doğru sözlü ve dürüst olması
c) Gençliğinde putlara hiç tapmamış olması ve onlardan uzak durması
d) Kendisine emanet edilen eşyaları en iyi şekilde koruması ve sahiplerine eksiksiz iade etmesi
Cevap: c) Gençliğinde putlara hiç tapmamış olması ve onlardan uzak durması
Çözüm: "el-Emin" lakabı, güvenilirliği, doğruluğu ve emanete sadakati ifade eder. Putlara tapmamak bir ahlaki erdem olsa da, bu durum doğrudan insanların ona güvenmesine ve "Güvenilir" demesine neden olan bir davranış değildir. Güvenilirlik, daha çok insanlarla olan ilişkilerdeki dürüstlük ve sorumluluk bilinciyle ilgilidir.
Soru 2: Hz. Muhammed (sav) gençliğinde "Hılfu'l-Fudul" adlı bir yardım derneğine katılmıştır. Bu derneğin amacı; güçsüzlerin, yoksulların ve haksızlığa uğrayanların haklarını zalimlerin elinden almaktı. Bu bilgiye göre Hz. Muhammed'in (sav) gençlik yıllarındaki hangi ahlaki özelliği ön plana çıkmaktadır?
a) Cesaret ve adalet
b) Sabır ve tevazu
c) Cömertlik ve misafirperverlik
d) Şefkat ve merhamet
Cevap: a) Cesaret ve adalet
Çözüm: Hılfu'l-Fudul, haksızlığa uğrayan insanların hakkını, gücü elinde bulunduran zalimlerden almayı hedefleyen bir yapılanmaydı. Bu tür bir oluşuma katılmak, haksızlığa karşı durma cesaretini ve adalet arayışını gösterir. Diğer seçeneklerdeki özellikler de kendisinde bulunmakla birlikte, bu olay özelinde en çok cesaret ve adalet vurgusu öne çıkar.
Soru 3: Hz. Muhammed (sav), amcası Ebu Talip'in yanında büyümüş ve onun geçimine katkıda bulunmak için çobanlık yapmıştır. Daha sonra Hz. Hatice'nin kervanlarını yöneterek ticaretle uğraşmıştır. Bu durum, onun gençlik yıllarıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisini gösterir?
a) Hayatını sadece ibadetle geçirdiğini
b) Çalışmanın ve helal kazanç elde etmenin önemine inandığını
c) Sadece ailesine bağımlı bir hayat sürdüğünü
d) Ticaretin, en kârlı meslek olduğunu düşündüğünü
Cevap: b) Çalışmanın ve helal kazanç elde etmenin önemine inandığını
Çözüm: Hz. Muhammed'in gençliğinde çobanlık yapması ve ticaretle uğraşması, onun çalışmayı seven, alın teriyle helal rızık kazanmanın erdemine inanan biri olduğunu gösterir. Bu, tembelliği değil, üretkenliği ve sorumluluk bilincini işaret eder.