Kur'an-ı Kerim'de geçen kıssalar, bizlere önemli dersler ve mesajlar verir. Bunlardan biri de Hz. Yunus'un kıssasıdır. Bu kıssa, sabrın, Allah'a güvenmenin ve tövbenin ne kadar değerli olduğunu bize öğretir.
Hz. Yunus, Allah tarafından Ninova halkına doğru yolu göstermesi için gönderilmiş bir peygamberdir. Ninova halkı, Allah'a inanmıyor ve kötü işler yapıyordu. Hz. Yunus onları Allah'ın yoluna çağırdı ama insanlar ona inanmadılar.
Hz. Yunus, halkının inanmaması üzerine çok üzüldü ve Allah'ın izni olmadan oradan ayrıldı. Bir gemiye binerek uzaklaştı. Ancak gemi denizin ortasında şiddetli bir fırtınaya yakalandı.
Gemiciler, fırtınanın dinmesi için gemidekilerden birinin denize atılması gerektiğine karar verdiler. Kura çektiler ve kura Hz. Yunus'a çıktı. Bunun üzerine Hz. Yunus kendini denize attı.
Allah, onu hemen bir balık yuttu. Hz. Yunus, balığın karnında karanlık ve sıkıntı içinde Allah'a yöneldi, hatasını anladı ve ona şu şekilde dua etti:
"Senden başka ilah yoktur. Seni tüm noksan sıfatlardan tenzih ederim. Şüphesiz ben zalimlerden oldum."
Allah, Hz. Yunus'un bu samimi tövbesini kabul etti ve balığın onu sağ salim bir şekilde karaya çıkarmasını emretti.
Tövbe, yaptığımız bir hatadan veya günahtan dolayı pişman olup, bir daha yapmamaya söz vererek Allah'tan af dilemektir.
Samimi bir tövbe için üç şart vardır:
Hz. Yunus'un kıssası, tövbe kapısının her zaman açık olduğunu ve Allah'ın merhametinin çok geniş olduğunu bize hatırlatır. Hiçbir zaman ümitsizliğe kapılmamalıyız.
Soru 1: Hz. Yunus, kendisine verilen peygamberlik görevini yerine getirmediği için başına gelen olaydan sonra balığın karnında ne yapmıştır? Bu durum bize hangi kavramın önemini gösterir?
a) Sabretmiş ve görevinin sonucunu beklemiştir. b) Halkından intikam almayı planlamıştır.
c) Allah'a yönelmiş, dua etmiş ve tövbe etmiştir. d) Kendi başına kurtulmaya çalışmıştır.
Cevap: c) Allah'a yönelmiş, dua etmiş ve tövbe etmiştir.
Çözüm: Hz. Yunus, zor durumda kalınca Allah'a sığınmış, hatasını anlayıp tövbe etmiştir. Bu durum, insanın ne durumda olursa olsun Allah'a tövbe edip dönebileceğini ve tövbenin ne kadar önemli olduğunu gösterir.
Soru 2: Hz. Yunus'un kavmi, peygamberlerini dinledikten ve uyarıldıktan sonra nasıl bir davranış sergilemiştir? Bu davranışın sonucu ne olmuştur?
a) Peygamberlerine inanmamış ve azap gelmiştir. b) Hemen tövbe etmiş ve azaptan kurtulmuşlardır.
c) Hz. Yunus'u yalanlayıp şehirden ayrılmışlardır. d) Kendi putlarına daha çok bağlanmışlardır.
Cevap: b) Hemen tövbe etmiş ve azaptan kurtulmuşlardır.
Çözüm: Ninova halkı, Hz. Yunus'un uyarılarını dikkate alıp pişman olmuş ve topluca tövbe etmiştir. Samimi tövbeleri sebebiyle Allah onları başlarına gelmesi beklenen azaptan kurtarmıştır.
Soru 3: Aşağıdaki durumlardan hangisi Hz. Yunus kıssasının bize öğrettiği ana fikirlerden biri değildir?
a) Allah'ın rahmeti ve bağışlaması çok geniştir. b) Sabretmek ve ümitsizliğe düşmemek gerekir.
c) Görevlerimizi zamanında yerine getirmeliyiz. d) İnsanlar hata yaparsa asla affedilmez.
Cevap: d) İnsanlar hata yaparsa asla affedilmez.
Çözüm: Kıssanın merkezinde, hem Hz. Yunus'un hem de kavminin tövbelerinin kabul edilmesi vardır. Bu da Allah'ın, samimi olarak pişman olup tövbe eden her kulunu bağışlayacağını gösterir. "Asla affedilmez" düşüncesi bu mesajla çelişir.
Soru 4: "Ey iman edenler! Samimi bir tövbe ile Allah’a dönün. Umulur ki Rabbiniz sizin kötülüklerinizi örter." ayeti ile Hz. Yunus kıssası arasında nasıl bir bağlantı kurulabilir?
a) Ayet, sadece peygamberlerin tövbesinin kabul edileceğini söyler. b) Her ikisi de tövbenin samimiyetle yapılması gerektiğini vurgular.
c) Ayet, Hz. Yunus'un kavminin yaptığı gibi tövbenin yeterli olmadığını belirtir. d) Tövbe etmek için mutlaka Hz. Yunus gibi zor bir sınavdan geçmek gerekir.
Cevap: b) Her ikisi de tövbenin samimiyetle yapılması gerektiğini vurgular.
Çözüm: Hem ayet hem de Hz. Yunus kıssası, Allah'a karşı işlenen hatalardan dolayı pişman olup samimi bir