Memduh Şevket Esendal, Türk edebiyatının önemli yazarlarından biridir. 29 Mart 1883'te Çorlu'da doğdu. 👶
Hayatı, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemleri ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yıllarına denk gelir. Bu dönemde çeşitli memurluklar ve diplomatlık yaptı. 🏛️ Elçi olarak Azerbaycan, İran ve Afganistan'da bulundu. Bu görevler, onun insanları ve toplumu yakından gözlemlemesine olanak sağladı.
Edebiyata olan ilgisi genç yaşlarda başlasa da asıl yoğun yazarlık dönemi 1925'ten sonradır. Eserlerinde sade, akıcı ve duru bir Türkçe kullanmasıyla dikkat çeker. ✍️
16 Mayıs 1952'de Ankara'da hayatını kaybetmiştir.
Memduh Şevket Esendal, Türk edebiyatında "Durum (Çehov Tarzı) Hikayeciliği"nin en önemli temsilcilerindendir. 🎭
Bu hikaye tarzının özellikleri şunlardır:
Esendal, hikayelerinde toplumun her kesiminden sıradan insanları, onların gündelik sıkıntılarını, sevinçlerini ve ilişkilerini büyük bir ustalıkla işlemiştir. İnsanları yargılamak yerine anlamaya çalışır. ❤️
Esendal, öykü ve roman türlerinde birçok eser vermiştir. En bilinenleri:
Bu roman, Esendal'ın en ünlü eseridir ve Türk edebiyatının klasikleri arasında yer alır. 📖
Konusu: Roman, Cumhuriyet'in ilk yıllarında Ankara'da, Ayaşlı İbrahim Efendi'nin konağında pansiyon haline getirilmiş bir evde yaşayan kiracıların hayatları etrafında şekillenir. Ev, adeta dönemin Türkiye'sinin bir minyatürüdür. Her bir kiracı farklı bir meslekten, farklı bir dünya görüşünden ve farklı bir yaşam tarzından gelir.
Önemi: Romanda olay örgüsünden çok, bu farklı karakterlerin bir arada yaşamalarından doğan insani ilişkiler, çatışmalar ve sosyal durumlar anlatılır. Yazar, sade ve duru anlatımıyla, yeni kurulan bir ülkenin başkentindeki toplumsal değişimi ve "modernleşme" sancılarını gözler önüne serer. Esendal'ın durum hikayeciliği anlayışını romana başarıyla uyguladığı bir eserdir.