Soru:
Bir halk şairi, koşmasının son dörtlüğünde şu ifadelere yer vermiştir:
"Sözümüzü söz eyledik, sözümüz söze karışmaz
Güzeller güzeli dilber, firkatin sinemde yarışmaz
Âşık Ömer eydür, bu diyardan göçelim
Gönlümüzün tahtına bir sultan seçelim"
Bu dörtlükte hem "mahlas" hem de "tapşırma" unsurları bulunmaktadır. Hangisinin mahlas, hangi dizelerin tapşırma işlevi gördüğünü belirleyiniz.
Çözüm:
🧐 Bu soruda, bir dörtlük içinde hem mahlasın hem de onu hazırlayan tapşırma bölümünün nasıl ayırt edileceğini görmeliyiz.
- ➡️ 1. Adım: Mahlası Tespit Et - Dörtlükte şairin doğrudan kendisini tanıttığı, takma adını söylediği satır "Âşık Ömer eydür" kısmıdır. Bu nedenle şairin mahlası "Âşık Ömer"dir.
- ➡️ 2. Adım: Tapşırma Bölümünü Belirle - Tapşırma, mahlasın söylenmesine zemin hazırlayan, onu müjdeleyen veya ona götüren sözlerdir. Bu dörtlükte, mahlasın geçtiği üçüncü dizeden önceki iki dize ("Sözümüzü söz eyledik..." ve "Güzeller güzeli dilber...") bir hazırlık yapmaktadır. Şair, sözünü bitirdiğini, ayrılık acısını çektiğini belirterek, "artık ben (Âşık Ömer) söylüyorum" demek için ortamı hazırlamıştır.
- ➡️ 3. Adım: İlişkiyi Kur - Tapşırma, mahlasın anlamlı ve vurgulu bir şekilde söylenmesini sağlayan bir giriş, bir köprüdür. Mahlas ise bu köprünün ulaştığı nokta, şairin imzasıdır.
✅ Sonuç: Bu dörtlükte mahlas "Âşık Ömer"dir. Ondan önceki iki dize ise tapşırma işlevi görmektedir.