Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), Türk milletinin kaderini eline aldığı, milli egemenliğin somutlaştığı tarihi bir gün olan 23 Nisan 1920 tarihinde Ankara'da açıldı. Bu açılış, sadece bir meclisin kuruluşu değil, aynı zamanda yıkılan bir imparatorluğun küllerinden, milli iradeye dayanan yepyeni ve bağımsız bir devletin doğuşunun ilanıydı.
I. Dünya Savaşı'nın ardından imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşması (30 Ekim 1918) ile Osmanlı Devleti fiilen işgal edilmişti. İstanbul'daki Osmanlı Mebusan Meclisi, İtilaf Devletleri'nin baskısıyla 11 Nisan 1920'de resmen dağıtıldı. Bu kritik dönemde, Mustafa Kemal Paşa önderliğindeki milli hareket, Anadolu'da direnişi örgütlüyordu. Amasya Genelgesi'nde (Haziran 1919) "Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır" ilkesi benimsendi. Sivas Kongresi'nden (Eylül 1919) sonra, olağanüstü yetkilere sahip bir meclisin Ankara'da toplanması kararlaştırıldı. Son Osmanlı Mebusan Meclisi'nin (12 Ocak 1920) kabul ettiği ve milli sınırları vurgulayan Misak-ı Milli kararları, işgal güçlerini rahatsız etti ve İstanbul'un resmen işgaline yol açtı. Tüm bu gelişmeler, Ankara'da yeni bir meclisin acilen açılmasını zorunlu kıldı.
23 Nisan 1920 Cuma günü, Hacıbayram Camii'nde kılınan Cuma namazı ve duaların ardından, Ankara'nın o dönemki en büyük binası olan İttihat ve Terakki Cemiyeti Kulübü'ne (şimdiki Kurtuluş Savaşı Müzesi) geçildi. Meclis, seçimle gelen milletvekilleri, İstanbul'dan gelebilen mebuslar ve savaş ortamında seçim yapılamayan yerlerden gelen temsilcilerden oluşuyordu. İlk toplantıya 115 milletvekili katıldı.
En yaşlı üye sıfatıyla Sinop Milletvekili Şerif Bey, Meclis'i şu tarihi sözlerle açtı: "Burada Meclis'in, yüce hilafet ve saltanat makamı ile vatan ve milletin istiklal ve selameti uğrunda çalışacağına yemin ederiz." Ardından yapılan oylamayla Meclis Başkanlığı'na Mustafa Kemal Paşa seçildi.
Açılışından itibaren TBMM, olağanüstü yetkilere sahip, kurucu ve devrimci bir meclis oldu. İlk günlerden itibaren aldığı temel kararlar şunlardı:
20 Ocak 1921'de kabul edilen Teşkilat-ı Esasiye Kanunu (1921 Anayasası) ile bu ilkeler hukuki bir çerçeveye kavuşturuldu.
23 Nisan 1920, Türk siyasi tarihinde bir dönüm noktasıdır. Bu tarih:
TBMM'nin 23 Nisan 1920'de açılması, Türk milletinin kendi kaderini tayin hakkını kullandığı, demokratik ve laik Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yolundaki en kritik adımdır. Bugün hala Türk demokrasisinin kalbi olarak atmaya devam eden TBMM, her 23 Nisan'da hem bir ulusal egemenlik coşkusu, hem de bir çocuk bayramı olarak kutlanarak, bu tarihi mirasın gelecek nesillere aktarılmasını sağlamaktadır.