Soru:
Kurtuluş Savaşı'mızın askeri ve diplomatik safhaları doğru bir şekilde eşleştirildiğinde, aşağıdakilerden hangisi bu eşleştirmelerden biri olamaz?
- A) Doğu Cephesi - Gümrü Antlaşması
- B) Güney Cephesi - Ankara Antlaşması
- C) Batı Cephesi - Mudanya Ateşkes Antlaşması
- D) İstanbul'un İşgali - Londra Konferansı
- E) Büyük Taarruz - Lozan Antlaşması
Çözüm:
💡 Bu soru, Milli Mücadele dönemindeki cepheler ile bu cephelerin sonuçlandığı antlaşmalar/olaylar arasındaki bağlantıyı sorgulamaktadır. "Olamaz" ifadesine dikkat edilmelidir.
- ➡️ Birinci adım: Doğru eşleştirmeleri kontrol edelim:
- A) Doğu Cephesi, Ermenilerle yapılmış ve Gümrü Antlaşması ile sonuçlanmıştır. ✅
- B) Güney Cephesi, Fransızlara karşı verilmiş ve Ankara Antlaşması ile sonuçlanmıştır. ✅
- C) Batı Cephesi'ndeki savaş durumu, Mudanya Ateşkes Antlaşması ile sona ermiştir. ✅
- D) İstanbul'un İşgali (16 Mart 1920), İtilaf Devletleri'nin bir hamlesidir. Londra Konferansı ise TBMM'nin diplomatik bir başarısıdır. Bu ikisi doğrudan bir "sonuç" ilişkisi içinde değildir, ancak İstanbul'un işgali sonrası süreçte yaşanmış bir olaydır. Eşleştirme zayıf olsa da mutlak yanlış denemez.
- ➡️ İkinci adım: E) seçeneğini inceleyelim. Büyük Taarruz (26 Ağustos 1922), askeri bir zaferdir. Bu zaferin hemen ardından imzalanan antlaşma, Mudanya Ateşkes Antlaşması'dır (11 Ekim 1922). Lozan Antlaşması ise Mudanya'dan sonra toplanan barış konferansının (Kasım 1922) sonucudur. Büyük Taarruz, Lozan'a giden yolu açmıştır ancak doğrudan eşleştirilemez.
✅ Soru "olamaz" dediğine göre, en net ve doğrudan yanlış eşleştirme E seçeneğidir. Büyük Taarruz'un doğrudan diplomatik sonucu Mudanya'dır, Lozan değil.