Çözümlü Örnek 3
Soru:
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde Servet-i Fünun edebiyatının dil anlayışına uygun bir kullanım yoktur?
- A) Leyâlin sessiz, derin sükûtu içinde, ruhumun bütün elemleri uyandı.
- B) O güzel çocuk, bahçede koşup oynuyor, herkesi güldürüyordu.
- C) Şu münkesir, pür-âlâm kalbime bir bârika-i ümid doğdu.
- D) Dîde-i ibret-nümâsıyla etrafı temaşa ediyordu.
Çözüm:
💡 Bu soruda, Servet-i Fünun diline aykırı olan ifadeyi bulmamız isteniyor. Hadi adım adım analiz edelim:
- ➡️ Birinci Adım: Servet-i Fünun dilinin temel kriterlerini hatırlayalım: Arapça-Farsça sözcük ve tamlamalar, ağır ve süslü üslup, günlük dilde kullanılmayan ifadeler.
- ➡️ İkinci Adım: Seçenekleri tek tek inceleyelim:
- A) "Leyâl" (geceler), "sükût" (sessizlik), "elem" (acı) gibi yabancı kökenli sözcükler içerir. Uygun.
- B) "Koşup oynuyor", "güldürüyordu" gibi ifadeler son derece sade, günlük konuşma diline yakındır. Hiçbir ağır tamlama veya yabancı kökenli sıra dışı sözcük yoktur. Şüpheli!
- C) "Münkesir" (kırılmış), "pür-âlâm" (keder dolu), "kalb", "bârika-i ümid" (ümit şimşeği) gibi ağır tamlamalar ve sözcükler içerir. Uygun.
- D) "Dîde-i ibret-nümâ" (ibret gösteren göz), "temaşa" (seyretmek) gibi ağır tamlamalar içerir. Uygun.
- ➡️ Üçüncü Adım: B seçeneği, sade Türkçe ve gündelik bir anlatıma sahip olduğu için Servet-i Fünun'un ağır dil anlayışına uymamaktadır.
✅ Sonuç: Servet-i Fünun dil anlayışına uygun olmayan kullanım B seçeneğidir.