Anadolu'nun en uç noktasında, tarihin ve kültürlerin kesiştiği bir yerde, bir rüya gibi yükselir İshak Paşa Sarayı. Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesinde, efsanevi dağın gölgesinde konumlanan bu muhteşem yapı, sadece bir saray değil, bir medeniyetin ihtişamını gözler önüne seren taştan bir destandır.
İshak Paşa Sarayı, Türkiye'nin doğu sınırında, Ağrı ilinin Doğubayazıt ilçesine 7 km mesafede, sarp bir tepenin üzerine kuruludur. Eski Doğubayazıt'ın hemen yanı başındaki bu stratejik konum, ona hem savunma avantajı hem de Ararat (Ağrı) Dağı'na bakan benzersiz bir panorama sunar. İran transit yolu üzerinde bulunması, onu Doğu Anadolu'yu gezenler için vazgeçilmez bir durak haline getirir.
Yapımı 1685 yılında başlayan ve 1784'te tamamlanan saray, aslında bir "saray-külliyedir". Osmanlı İmparatorluğu'nun Lale Devri'nde inşa edilmiş olmasına rağmen, mimarisinde Selçuklu, Osmanlı, Fars ve hatta Ermeni sanatının izleri harmanlanmıştır. Bu yönüyle bir kültürler mozaiği niteliğindedir.
İshak Paşa Sarayı, sıradışılığı ile ziyaretçilerini büyüler. İşte birkaç nedeni:
Ulaşım: Doğubayazıt merkezden taksi veya dolmuşlarla rahatlıkla ulaşılabilir.
Ziyaret Saatleri: Yaz ve kış döneminde değişiklik gösterebilir, güncel bilgi için Kültür ve Turizm Bakanlığı'nı kontrol etmeniz önerilir.
İpucu: Gün batımını sarayda izlemek, altın rengi ışıkların taşlara vurduğu anı görmek için muhteşem bir zamandır. Yanınıza fotoğraf makinenizi almayı unutmayın!
Sonuç olarak, İshak Paşa Sarayı, Doğubayazıt'ın sadece coğrafi bir koordinatı değil, tarihin derinliklerinden gelen bir ihtişamın simgesidir. Onu görmek, Anadolu'nun kadim ruhunu hissetmek ve geçmişle bugün arasında bir köprü kurmak demektir.