"Onların mallarında isteyen ve yoksul için bir hak vardır." (Zâriyât Suresi, 19) ayeti, aşağıdaki ibadetlerden hangisinin temel prensibini en iyi şekilde açıklar ve bu ibadetin toplumsal adaletle ilişkisini vurgular?
A) Namaz
B) Oruç
C) Hac
D) Zekât
Merhaba sevgili öğrenciler! Bu soruyu adım adım çözerek, doğru cevaba nasıl ulaşacağımızı ve ayetin anlamını daha iyi anlayacağız.
Sorumuz, Zâriyât Suresi'nin 19. ayetinde geçen "Onların mallarında isteyen ve yoksul için bir hak vardır." ifadesinin hangi ibadetin temel prensibini en iyi açıkladığını ve bu ibadetin toplumsal adaletle ilişkisini sorguluyor.
- A) Namaz: Namaz, Allah ile kul arasındaki bağı güçlendiren, kişisel bir ibadettir. Toplumsal boyutu olmakla birlikte, ayette bahsedilen "mallarda hak" doğrudan namazla ilgili değildir.
- B) Oruç: Oruç, nefsi terbiye etme, açlığı ve yokluğu anlama ibadetidir. Empati duygusunu geliştirir ancak ayetteki "mallarda hak" ifadesiyle doğrudan bağlantılı değildir.
- C) Hac: Hac, Müslümanların belirli bir dönemde Kâbe'yi ziyaret ederek yaptıkları bir ibadettir. Birlik ve beraberliği simgeler, farklı kültürlerden insanları bir araya getirir. Ancak ayetteki "mallarda hak" ifadesi hac ibadetinin temelini oluşturmaz.
- D) Zekât: Zekât, dinen zengin sayılan Müslümanların mallarının belirli bir miktarını ihtiyaç sahiplerine vermesidir. İşte bu ibadet, ayette belirtilen "mallarda isteyen ve yoksul için bir hak vardır" prensibini en iyi şekilde açıklar. Zekât, toplumsal adaleti sağlamaya, gelir dağılımını dengelemeye ve yoksulluğu azaltmaya yönelik önemli bir araçtır.
Gördüğümüz gibi, ayetteki ifade en çok zekât ibadetinin temel prensibiyle örtüşüyor. Zekât, zenginlerin mallarından bir payı yoksullara ayırarak toplumsal dengeyi sağlamayı amaçlar. Bu durum, İslam'ın toplumsal adalete verdiği önemi gösterir.
Cevap D seçeneğidir.