Sait Faik'in hikâyelerinde balıkçılar, işçiler, küçük esnaf gibi sıradan insanların yaşamları, İstanbul'un sokakları, adaları ve denizi adeta birer canlı varlık gibi yer alır. Yazar, bu unsurları derin bir sevgi ve hassasiyetle ele alarak okuyucuya sunar.
Bu durum, Sait Faik'in hikâye anlayışında hangi iki temel temanın iç içe geçtiğini göstermektedir?