Soru:
İbn Rüşd'ün felsefi sisteminde "Hakikat Tek'tir" ilkesi ne anlama gelir ve bu ilke din-felsefe ilişkisini nasıl düzenlemeyi amaçlar? Aşağıdaki ifadelerden hangisi bu ilişkiyi doğru şekilde yansıtır?
- A) Din ve felsefe birbiriyle çelişen iki ayrı hakikati temsil eder.
- B) Felsefe, dini inançların yerine geçmek üzere üstün bir bilgi kaynağıdır.
- C) Din ve felsefe aynı hakikate, farklı yöntem ve seviyelerde ulaşır.
- D) Dini metinler, filozofların akıl yürütmelerinden bağımsız olarak yoruma kapalıdır.
Çözüm:
💡 Bu soru, İbn Rüşd'ün uzlaştırıcı felsefesinin temel taşını anlamamızı istiyor. Adım adım ilerleyelim:
- ➡️ 1. Adım: İlkeyi Anlama - İbn Rüşd, "Hakikat Tek'tir" der. Yani varlığın ve evrenin nihai gerçeği birdir. Bu tek hakikat, hem vahiy yoluyla gelen dinin hem de aklın ürünü olan felsefenin konusudur.
- ➡️ 2. Adım: Yöntem Farkı - Din, bu hakikati semboller, mecazlar ve hitap ettiği kitlenin anlayışına uygun bir dille (teşbih) sunar. Felsefe ise aynı hakikati saf akıl yürütme (burhan) ve mantıksal ispat yoluyla araştırır.
- ➡️ 3. Adım: Uzlaşma - Bu nedenle, sağlam bir şekilde ulaşılan bir felsefi sonuç ile Kur'an'ın zahiri (açık) anlamı çelişiyor gibi görünürse, dini metin te'vil (yorumsal derinleştirme) yoluyla yorumlanmalıdır. Bu, dinin yanlışlanması değil, daha derin anlamının keşfedilmesidir.
- ➡️ 4. Adım: Seçenekleri Eleme - A şıkkı ilkenin tam zıttıdır. B şıkkı felsefeyi üstün görür ve çatışmacıdır. D şıkkı, İbn Rüşd'ün te'vil anlayışına aykırıdır.
✅ Sonuç olarak, din ve felsefenin aynı hedefe farklı araçlarla gittiğini söyleyen C şıkkı doğrudur.