Soru:
İbn Rüşd'ün "Faal Akıl" (Akıl-ı Faâl) kavramı ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
- A) Maddi akıldan (Akıl-ı Heyulanî) ayrı, tümel ve ezeli-ebedi bir cevherdir.
- B) Bireysel insan aklının, potansiyel haldeki bilgisini edilgen (kabili) halden edimsel (bilfiil) hale getiren ilkedir.
- C) Her bireyin öldükten sonra kişisel varlığını sürdürmesini sağlayan bireysel ölümsüzdür.
- D) Aristotelesçi felsefe geleneğinden İslam düşüncesine aktarılmış bir kavramdır.
Çözüm:
💡 Bu soru, İbn Rüşd'ün epistemolojisinde ve ahiret anlayışında kritik bir yeri olan "Faal Akıl" kavramını detaylı bilgimizi test ediyor. Hangi ifadenin yanlış olduğunu bulmak için adımlayalım:
- ➡️ 1. Adım: Faal Akıl'ın Tanımı - Faal Akıl, insan aklının dışında, tümel kavramlar ve hakikatler âleminde var olan, onları aydınlatan ve insan aklının onları kavramasını sağlayan ezeli bir ilkedir. Bu tanım, A şıkkının doğru olduğunu gösterir.
- ➡️ 2. Adım: İşlevi - Bireyin aklı (maddi/edilgen akıl), bilgiyi sadece potansiyel olarak (kuvve halinde) barındırır. Faal Akıl, tıpkı güneşin gözün görmesini, nesneleri aydınlatarak mümkün kılması gibi, bu potansiyel bilgiyi aydınlatıp edimsel (bilfiil) hale getirir. Bu da B şıkkının doğru olduğunu kanıtlar.
- ➡️ 3. Adım: Kökeni - Bu kavram, Aristoteles'in "Nous Poietikos" kavramından gelir ve İslam felsefesine Kindi, Farabi ve İbn Sina aracılığıyla girmiştir. Dolayısıyla D şıkkı da doğrudur.
- ➡️ 4. Adım: Bireysel Ölümsüzlük - 🚩 İbn Rüşd, kişisel/bireysel ölümsüzlüğü reddeder. Ona göre ölümden sonra beden yok olur. Bireyin maddi/edilgen aklı da bedene bağlı olduğu için yok olur. Ancak, edindiği tümel bilgiler (örneğin "insan" kavramı, "adalet" ideası) Faal Akıl'a geri döner ve orada varlığını sürdürür. Yani ölümsüz olan, kişi değil, onun kazandığı tümel bilginin kendisidir. Bu nedenle C şıkkı, İbn Rüşd'ün görüşüne aykırıdır.
✅ Yanlış ifade, bireysel ölümsüzlük iddiasını içeren C şıkkıdır.